Zeren Ertaş’ın katledilmesinin birinci yılında üniversiteliler eylemde
Aydın Güzelhisar Kız KYK Öğrenci Yurdu’nda asansörün düşmesi sonucu 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Zeren Ertaş’ın hayatını kaybetmesinin üzerinden tam bir yıl geçti. Denetlenmeyen asansörler, bozuk yemekler ve güvenli olmayan yurtlarda barınmaya çalışan öğrenciler, Zeren’in katillerinden hesap sormak ve taleplerini dile getirmek için birçok ilde eylem yaptı.
İSTANBUL
Zeren’i unutmamak ve hesabını sormak için üniversiteliler, dün İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü önündeydi. “Zeren’in katillerinden alacaklıyız, barınma hakkımızı alacağız.” yazılı pankartı açan öğrenciler, ÖGB müdahalesiyle karşılaştı.
“Öğrenciyi değil, asansörü denetle” ve “Zeren Ertaş isyanımızdır” sloganlarıyla eylemlerini sürdüren öğrenciler, ellerindeki taleplerin kabul edilmesi için topladıkları 500 imza ile GSB il müdürlüğüne girdi ve imzaları teslim etti.
EDİRNE
Trakya Üniversitesi Delta Park önünde eylem yapan üniversiteliler, Zeren’in katledilmesinin üzerinden bir yıl geçmişken Zeren’i anmak, Zeren’i unutmamak ve unutturmamak için eylem düzenledi. “Zeren’i unutma, unutturma” ve “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları atarak basın açıklaması yaptı.
“Zeren’i anmak istediğimizde dahi her türlü baskıyla, şiddetle bizi yıldırmaya çalışanlara karşı bizler, daha güçlü bir şekilde Zeren için isyanımızı haykırmaya, anısını yaşatmaya devam edeceğiz! KYK nevresimleriniz bizlerin kefeni oluyor; bizler, bu sistem tarafından yaşamak için mücadele etmek zorunda bırakılıyoruz. Bu düzen bizlere gençlik ve yaşanılacak bir hayat borçlu!
Zeren, 22 yaşında üniversite son sınıf öğrencisiydi; hepimiz gibi onun da hayalleri, yaşamak istediği bir gelecek vardı. Üniversitelilerin yaşamları, hayalleri ve hayatları ellerinden alınıyor! Bizler yaşamak, hayallerimizi ve hayatlarımızı var etmek için her daim mücadele etmeye, Zeren Ertaş’ın da isyanını katarak devam edeceğiz!
Okumaya geldiğimiz kentlerde ihmaller sonucu katledilen Zeren Ertaş’ı, yemekhane kartında kalan 1 TL ile intihara sürüklenen Sibel Ünli’yi ve okurken çalışmak zorunda kalıp katledilen Ata Emre’yi de isyanımıza katarak bu düzenin sorumlularından hesap soracağız! Katilleri biliyoruz, tanıyoruz, hesap soruyoruz!
Bizler, her gün bir sıra arkadaşımızın ölüm haberini almak istemiyoruz. Yaşamlarımız hiçe sayılıyor; okumaya geldiğimiz kentlerde katlediliyoruz. Bir kişi daha eksilmemek için mücadelemize devam edeceğiz, katillerden hesap soracağız; Zeren’in anısını yaşatacağız!”
İZMİR
İzmir’de üniversiteliler, Zeren Ertaş’ın hesabını sormak için Alsancak’ta Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nden Türkan Saylan Kültür Merkezi’ne kadar “Zeren Ertaş isyanımızdır” ve “Katil KYK hesap verecek” sloganlarıyla yürüdü.
“Arkadaşımızın ölümü ‘korkunç bir kaza’, ‘talihsizlik’, ‘imtihan’ gibi sözlerle geçiştirildi; üzeri örtülmeye çalışıldı. Bizler, bu yalanların arkasındaki gerçeği biliyoruz: Zeren’in ölümü bir kaza değil, göz göre göre işlenmiş bir cinayet. Ve bu cinayetin failleri de, yöntemi de bizler için yabancı değil. Zira, ilk açıklamadan itibaren suçu öğrencilere atmaya çalışan Aydın Valisi Yakup Canpolat da; önce bakım sorumluluğunu meslek odalarından alıp kârdan başka amaç gütmeyen ‘Akreditest’ gibi özel şirketlere veren, asansörün mucizevi bir şekilde mavi etiket almadan önce kırmızı etiketle on ay çalışmasına müsaade eden, sonra o asansör düşünce de ‘bizim de, taşeron firmanın da suçumuz yok, eksiği tamamlamak yurt müdürünün sorumluluğu’ diyerek bir de üstüne kendini sorumluluktan sıyırmaya çalışan Aydın-Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay da bizler için aynı surette: kamusal haklarımızı, yaşamlarımızı kendi cebi için satan iktidarın, AKP’nin sureti.
Bu iktidar bizlerden, sunduğu üç kuruş KYK bursuyla geçinmemizi, içinden böcek eksik olmayan bir avuç yemekle doymamızı, üst üste istiflendiğimiz, denetimsiz, güvenliksiz KYK yurtlarında uyuyabilmemizi, içine tacizci, mobbingçi akademisyenleri doldurduğu üniversitelerde sermayesi için bilgi üretmemizi ve bunlara ses çıkarmamamızı bekliyor.
İktidar bizlerden, sokak ortalarında öldürüldüğümüzde veya taciz edildiğimizde şikayetçi olmamamızı bekliyor. Katilleri cezasızlık politikalarıyla koruduğunda, katlimize bakıp başını çevirdiğinde sessiz kalmamızı bekliyor.
Bugün burada Zeren’i, Zerenleri anarken geride kalanlar olarak en büyük borcumuz, bu cinayetlerin faillerini tanıdığımızı ve onlardan korkmadığımızı haykırmak. Unutmadık, unutmayacağız ve affetmeyeceğiz. Kesinlikle affetmeyeceğiz.
Bugünümüze, geleceğimize, öğrencilere, işçilere, kadınlara, LGBTİ+’lara, çocuklara ve hayvanlara hepimize saldıran ve sömüren bir hükümetle karşı karşıyayız. Geri kazanmamız gereken, alacaklısı olduğumuz kocaman bir hayat var. Bilsinler ki alana kadar ne geri adım atacağız ne de bir kişi daha eksileceğiz. Bilsinler ki bizler, geleceğimiz için, bugünümüz için, yaşamak için hesap soracağız. Bilsinler ki bizlere borçlu oldukları hayatlar, haklar ve özgürlükler için mücadele edeceğiz. Bilsinler ki bizler bu çürümüş sisteme karşı alacaklıyız. Alacaklıyız diyoruz. Alacaklıyız ve alacağız.”
ANKARA
Zeren’in katledilmesinin üzerinden bir yıl geçmişken Zeren’i anmak, Zeren’i unutmamak ve unutturmamak için üniversiteliler, Ankara Gençlik ve Spor Bakanlığı önünde eylemdeydi. Eylem boyunca ÖGB şiddetine maruz kalan öğrencilere “Pankart açamazsınız, basın açıklaması yapamazsınız” diyerek engel oldular. Ne kadar diretseler de üniversiteliler ellerindeki dilekçeleri iletip basın açıklamasını gerçekleştirdi.
“Bugün ihmallerle katledilen Zeren Ertaş’ın ölüm yıl dönümünde Zeren’in arkadaşları olarak bir araya geldik. Geçen sene tam da bugün, Aydın Güzelhisar KYK Kadın Yurdu’nda sıra arkadaşımız Zeren Ertaş, ihmaller silsilesi ile katledildi. Yaşanan katliamın ardından, Aydın Valisi ’15 kişilik asansöre 16 kişi binmişler’ açıklaması yaparken pek çok KYK yönetimi ise Zeren’in hesabını sormak isteyen arkadaşlarımızı barınma haklarıyla tehdit etti. Zeren’i katledenlere ise en yükseği 5 yıl hapis olmak üzere yeniden bir cezasızlık politikası uygulandı. Buradan tekrar belirtiyoruz ki, arkadaşımızın yaşamı, indirimle verilmiş bir 5 yıllık cezadan çok daha paha biçilemez bir değerdedir ve arkadaşımızın yaşamına kast edenlerden hesabını soracağız.
Zeren Ertaş’ın katledilmesinin ardından büyüyen öfkemiz, bulunduğumuz yurtlardan, kampüslerden taşarak sokak sokak bir isyanı örgütledi. O günden bugüne bir kişi daha eksilmemek için, nitelikli barınma hakkımızı gasp edenlere karşı mücadeleyi büyüttük. Zeren’in ardından, yurtlarımızda asansör düşme haberleriyle beraber diğer niteliksiz koşullarla, ihmallerden dolayı sıra arkadaşlarımızın can güvenliği olmadığını biliyoruz. Biz Zeren’i unutmadık; yurt yolunda ışıklandırma olmadığı için trafik kazası sonucu ihmallerle katledilen Mine Nur Uysal’ı da unutmadık. İktidarın politikalarıyla intihara sürüklenen arkadaşlarımızı da unutmayacağız! Unutmamak ve unutturmamak için direniyor ve bir sıra arkadaşımızı daha kaybetmemek için yaşam alanlarımızın nitelikli hale gelmesi için taleplerimizi sıralıyoruz.
Burada taleplerimizi sıraladık ve bir kişi daha eksilmemek için bu taleplerin denetleyicisi olacak, yine burada olacağız. Biz Zeren’i, Enes’i, Hakan’ı, Sibel’i, Mine’yi katlettiğiniz ve kaybettiğiniz hiçbir arkadaşımızı unutturmayacağız; hesabını soracağız!”