Trakya Üniversitesi öğrencisi Zeynep Birdal ile röportaj: Yeni yoklama takip uygulaması “Kampüs 4.0”
Trakya Üniversitesinde Bahar Dönemi itibari ile uygulamaya konulan Kampüs 4.0 uygulamasını, Trakya Öğrenci Kolektifi’nden Zeynep Birdal ile görüştük. Muhabirimiz Dilan Çolak’ın Birdal ile yaptığı görüşmede, üniversitelilerin gözünden Kampüs 4.0 uygulamasının detaylarını ve uygulama içeriğini konuştuk.
Trakya Öğrenci Kolektifi’nden Zeynep Birdal ile Trakya Üniversitesinde Bahar döneminin başında yürürlüğe giren Kampüs 4.0 uygulamasına ve içeriğine dair konuştuk. Zeynep Birdal, Trakya Öğrenci Kolektifi’nin mücadele programına aldığı bu uygulama hakkında detayları ve rektörlükle yapılan görüşme sonrası bir üniversiteliye açılan disiplin soruşturmasına dair bilgileri universiteli.org’a açıkladı.
Bluetooth sistemi ile yoklama takibinin yapıldığı Kampüs 4.0 uygulamasının kaldırılması için imza toplayarak Rektör Mustafa Hatipler ile görüşme sağladınız ve görüşlerinizi, taleplerinizi dile getirdiniz. Peki neden Kampüs 4.0’ın kaldırılmasını talep ediyorsunuz?
Bluetooth sistemi ile yoklama takibi uygulamasına bu bahar döneminin başında geçildi. Bu durum öncelikle akademisyenlerin kendi ders işleyiş biçimlerine ve öğrencilerine yönelik inisiyatif haklarına alan tanıyamama durumunu beraberinde getirdi.
Sınıftaki varlığımızı kanıtlamak için dijital bir cihaz kullanmak zorunda bırakılmak aslında hukuka da aykırı bir durum oluşturuyor. Dijital bir cihaz kullanmak zorunda bırakıldığımız bu durum ile aslında üniversitenin bize bu uygulamaya erişim konusunda dijital bir cihaz ve internet erişimi desteği de bulunmuyor. Çoğu fakültede internet altyapısının bulunmadığı bir durum da mevcut.
Aynı zamanda bu uygulamaya sürekli olarak gelen güncellemeler ve uygulamaya erişim açısından uygulamanın da oturmadığı, çoğu üniversitelinin ve akademisyenin uygulamaya erişimde bu noktada zorlandığı, her dijital cihazın da uygulamayı desteklemediği gibi durumlar da göz önünde bulundurulursa bu uygulamanın işleyebilir ve kullanışlı bir halde olmadığını söyleyebiliriz.
Bunların hepsinden öte, çoğu sıra arkadaşımız, okurken harçlığını çıkarmak için yarı zamanlı/tam zamanlı işlerde çalışmak zorunda, çalışmadığı durumda birçok arkadaşımızın eğitim hayatını sürdüremeyeceği bir durum söz konusu. Akademisyenler de bu noktada çalışan üniversitelilere inisiyatif gösterebiliyordu. Bu durumun da ortadan kalktığı ve bu uygulamayla üniversiteliler için üniversite hayatının daha da zorlaştırıldığını söyleyebiliriz.
Uygulamanın endüstri 4.0 üzerinden ortaya çıktığını biliyoruz. Bu noktadan baktığımızda endüstri 4.0 doğrultusunda Kampüs 4.0 bir denetim mekanizması olarak kullanıldığı bir durumda bu, üniversitenin özgürlükçü yapısına da ket vuracaktır ve vurmaktadır. Bu da kabul edilebilir bir durum değildir.
Kampüs 4.0 uygulamasının kaldırılması üzerine Rektör Mustafa Hatipler ile gerçekleştirdiğiniz görüşme, üniversiteliler açısından açıklayıcı oldu mu? Rektörlükte konuşulanlar üzerinden üniversitelilerle ortak bir paydaya varıldı mı?
Rektör Mustafa Hatipler ile görüşme öncesinde 500 imzaya ulaştık. 500 imzaya 1 hafta gibi kısa bir sürede ulaştığımızı da düşünürsek üniversitelinin büyük çoğunluğunun bu durum üzerine tepkili olduğunu da görmüş olduk. İmzalarımızı götürme ve rektörle görüşme talebimizi sosyal medyamız üzerinden duyurduk ve rektörlük önünde de yaptığımız açıklama ile Rektör Mustafa Hatipler ile görüşmeden imzalarımızı teslim etmeyeceğimizi söyledik. Bunun sonucunda rektör ile bir görüşme sağladık. Fakat bu görüşmede demokratik bir yapı söz konusu değildi, bu demokratik yapının olmayışını Kayyum Rektör Mustafa Hatipler, görüşme sağlandıktan bir gün sonra rektörlük tarafından Hatipler’in aynı masaya oturduğu bir üniversiteliye “izinsiz imza toplamaya çalışmak suçu” ile soruşturma açmasıyla kanıtlamış oldu.
Üniversiteli dostu olmayan bu uygulamaya karşı çıktığımızı ve bu doğrultuda birçok talebimizi Kayyum Rektör ile de doğrudan konuşarak belirttik ama ortak bir paydaya maalesef ki varılamadı.
Bundan sonrası için Kampüs 4.0 uygulamasına tutumunuz ne yönde olacak?
Üniversiteliler olarak temel haklarımıza dahi erişemediğimiz bir noktadayız. Fakültelerimizde peçete ve sabun gibi çok temel gereçlere dahi erişemediğimiz ve 7/24 açık olan kütüphanelerimizin saatlerinin sınırlandırıldığı bir durumdayız. Eğitimden büyük bir tasarrufa gidildiği böyle bir dönemde Kampüs 4.0’a büyük bir uğraş ve yatırım sağlanmaktadır. Temel haklarımıza dahi ulaşamazken böyle bir yatırımın üniversiteli yararına olmadığı ve yersiz olduğu kanısındayız. Çünkü öncelikle temel haklarımızın giderilmesinin gerekliliğini yaşıyor ve tüm üniversiteliler olarak bunun mücadelesini veriyoruz.
Birdal’ın da belirttiği gibi yoksullukla mücadele eden üniversiteliler devamsızlık yaparak çalışmak zorundayken Kampüs 4.0 gibi uygulamalarla da eğitim hayatları giderek zorlaştırılıyor. Birdal ile sağladığımız görüşme ile üniversitelilerin gözünde Kampüs 4.0’ın detaylarını ve uygulamanın içeriğini konuştuk.
Röportajın video hali için: