Akademik Yıl Açılış Töreni: Erdoğan’ın yükseköğretimdeki “gururları”

Erdoğan, 2025-2026 Yükseköğretim Akademik Yıl Açılış Töreni’nde üniversiteye dair yaptığı konuşmalarda, üniversite-sanayi iş birliğiyle kurulan meslek yüksekokullarının önemine, yapısal reformlara değindi. Geçtiğimiz hafta KYK yurdunda sıcak su bulunmadığı için kalp krizi geçirerek yaşamını yitiren bir üniversiteli olmasına rağmen Erdoğan, barınma ve burs alanında yeni atılımlar gerçekleştirildiğini iddia etti

2025-2026 Akademik Yılı Açılış Töreni,

Erdoğan, 2025-2026 Yükseköğretim Akademik Yıl Açılış Töreni’nde üniversiteye dair açıklamalarda bulundu. Eğitime en fazla yatırımı yapan hükümetin kendi hükümetleri olduğunu iddia eden Erdoğan; üniversitelerin güncel durumuna, üniversite-sanayi işbirliğine, yeni hedeflere ve reformlara değindi.

“Gazze için görev gücünde yer alacağız”

Erdoğan, törende konuşmasına Gazze’deki ateşkes planına değinerek başladı. Anlaşmanın sahadaki uygulamalarını takip ederek görev gücünde olacaklarını söyleyen Erdoğan, “Gazze’nin tekrar ayağa kaldırılabilmesi için uluslararası toplumla birlikte yeniden imar faaliyetlerine destek olacağız” dedi.

Erdoğan, Gazze’deki ateşkes planında güçlü bir irade olduğunu düşündüğü ABD Başkanı Trump’a teşekkürlerini sundu.

Bir tarafta üniversitelilerin katledildiği yurtlar diğer tarafta Erdoğan’ın övgüleri

Erdoğan, üniversiteler ile ilgili konuşmasına eğitime en fazla bütçeyi ayıran hükümetin kendi hükümetleri olduğunu iddia ederek başladı. Ailesinin maddi durumu ne olursa olsun okumak isteyen her bir gencin okuyabileceğini söyleyen Erdoğan, yükseköğretim imkanından herkesin rahatlıkla yararlandığını söyledi. 3000 TL olan KYK bursunun barınma, beslenme, ulaşım gibi en temel haklara bile yetmediğine değinmeyen Erdoğan, barınma ve burs alanında çok büyük atılımlar gerçekleştirildiğini iddia ederek konuşmasına devam etti. Yurt sayılarını ve yatak kapasitelerini arttırdığını söyleyen Erdoğan, yurt kapasitesinin mevcut öğrenci sayısına yetmediğinden bahsetmedi.

Ana muhalefetin ve ‘marjinal’ örgütlerin her akademik yılbaşında dile getirdiği barınma ve burs sorunlarını bir istismar olarak değerlendiren Erdoğan, KYK yurtlarında katledilen üniversitelilere rağmen barınma problemini reddetti. Konuşmasına harç problemini ortadan kaldırdığını söyleyerek devam eden Erdoğan, yine Marmara Üniversitesi’nde geçmişte ödenen harçlara da zam yaparak ek ödeme istendiğine değinmedi.

Üniversite-sanayi işbirliği: İşçileşen üniversiteliler

Üniversite-sanayi işbirliğinin yeni hedeflerinde Erdoğan, teorik bilgilerin sanayi ortamında uygulandığı Organize sanayi bölgelerinde kurulan meslek yüksekokulu modelini hayata geçirdiğini söyledi. Ders içeriklerinin dahi sermayenin ihtiyacına göre şekillenen meslek yüksekokulları için Erdoğan, “Her şehrimizde en az bir meslek yüksekokulunun o ilin sanayi odasıyla koordineli şekilde faaliyetlerini sürdürmesi için çalışmalarımıza hız verdik” dedi.

Erdoğan; konuşmasına staj uygulamalarını işyeri temelli mesleki eğitime dönüştürmeyi hedeflediklerini, yeni dönemde ders planlarını sadeleştireceklerini belirterek devam etti. 3 yılda mezun olma imkanı sunabilen yapısal reformlara da değinen Erdoğan bu uygulamaların “daha verimli ve uluslararası standartlara uyumlu” savundu. Üniversitelerin piyasa odaklı dönüşümünü hızlandırma odaklı bu atılımlar için Erdoğan şunları söyledi:

“Ön lisans ve lisans düzeylerini kapsayacak şekilde işyerlerinde uygulamalı eğitim modelinin yaygınlaştırılmasını önemsiyoruz. Bu modelle staj uygulamalarını işyeri temelli mesleki eğitime dönüştürmeyi hedefliyoruz.

Yeni dönemde ders planlarını sadeleştireceğiz. Öğrencilerimizin projeler geliştirebileceği uygulamalı ve araştırma planlı modeller geliştireceğiz. Pek çok Avrupa ülkesinde olduğu gibi öğrencilerimize 3 yılda mezun olabilme imkanı sunabileceği yapısal reformları gündeme alacağız.”

Meslek edindirme kursu sayılan üniversitelerde, Erdoğan’ın değindiği yapısal reformlar ve iş yeri temelli mesleki eğitimler üniversitelileri yalnızca ucuz iş gücü olarak programlamaya yönelik atımlar olarak karşımıza çıkıyor. Erdoğan’ın verdiği önemi belirttiği meslek yüksekokulları, sermayenin bölgesel ve sektörel ihtiyaçlarına göre şekilleniyor. Üniversitelilerin akademik-bilimsel çalışmalarını sermaye üzerinden değerlendiren bu programlar, üniversitelerin özerkliğine ve demokratikliğine birer saldırı olarak karşımıza çıkıyor.

Değerlendirilecek yeni potansiyel: Yabancı öğrenciler ve akademik iş birlikleri

Konuşmasına vizyonunun takdir edilmesini istediğini söyleyerek devam eden Erdoğan, uluslararası akademik anlaşmalara değindi. Yabancı öğrencilerin ekonomiye yaptığı katkıları yeni bir ‘potansiyel’ olarak değerlendiren Erdoğan, şunları söyledi:

“198 ülkeden gelen bu öğrencilerin yüzde 95’i kendi nam ve hesabına öğrenim görüyor. Okul ücretini, yurdunu, kirasını, gıdasını ve hasıl tüm masraflarını kendi cebinden karşılıyor. Ülkemizdeki uluslararası öğrencilerin Türk ekonomisine yaptığı yıllık katkı 3 milyar doların üzerindedir. Küresel yükseköğretim ekonomisi ise 370 milyar doları aşıyor. Görüldüğü üzere önümüzde değerlendirme bekleyen çok ciddi bir potansiyel bulunuyor. Biz de bu potansiyeli layıkıyla değerlendirmek niyetindeyiz. Ülkemizdeki uluslararası öğrenci sayısını orta vadede 500 bine, uzun vadede ise 1 milyona çıkarmayı hedefliyoruz.”

Erdoğan, HTŞ yönetimiyle yapılan anlaşma doğrultusunda kuruluş çalışmaları devam eden Türkiye-Suriye Dostluk Üniversitesi’nin yakın bir zamanda Şam’da ilk öğrencilerini almaya başlayacağını söyledi.