Milyonlarca Amerikalı, 5 Kasım Salı günü Amerika Birleşik Devletleri’nin 47. başkanını seçmek için oy kullandı.

Demokratların desteklediği aday Kamala Harris ve Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump arasında kıyasıya geçen bu seçimin galibi, Ocak 2025’te başlayarak dört yıl boyunca Beyaz Saray’da görev yapacak. Oy kullanma saatleri eyaletlere göre değişiklik gösteriyor: Indiana ve Kentucky’deki bazı bölgelerde sandıklar yerel saatle 18:00’de kapanırken, Alaska’da sandıklar 6 Kasım yerel saatle 01:00’de kapandı.

Cumhuriyetçilerin adayı ve 2017-2021 yılları arasında ABD’nin 45. Başkanı olan Donald Trump, göçmen karşıtı, homofobik, transfobik ve siyonist söylemleriyle tanınıyor. ABD’de yasa dışı bulunan bir Venezuelalı göçmen tarafından öldürüldüğü iddia edilen 22 yaşındaki hemşirelik öğrencisi Laken Riley hakkında Trump, “Demokratlar ‘lütfen onlara hayvan demeyin. Onlar insan’ diyorlar. Ben de, ‘Hayır, onlar insan değil, onlar hayvan’ dedim.” şeklinde konuşarak göçmenlere karşı nefret söyleminde bulunmuştu.

Trump ayrıca LGBTİ+ bireylere yönelik tepkisini dile getirerek, sadece iki cinsiyetin varlığına inandığını açıklamıştı. Florida’da düzenlediği mitingde gençlere hitaben, “Bu topluluk, sol görüşlü cinsiyet ideolojisine ve toksik bir ırk teorisine inanıyor. Biz ise iki cinsiyetin varlığına inanıyoruz: yalnızca erkekler ve kadınlar var,” demişti. Trans bireyler için de “ABD’de yaşayan çocuklara uygun olmayan ırksal, cinsel ve politik unsurların öğretilmesini yasaklamalıyız” diyerek tepkisini dile getirmişti.

Washington Post’un haberine göre, Trump bu ay İsrail Başbakanı ile en az iki kez telefon görüşmesi yaptı. Görüşmelerden birinde Netanyahu’ya “Ne yapman gerekiyorsa yap” diyerek Hamas ve Hizbullah konusunda destek verdiği belirtiliyor. South Carolina Cumhuriyetçi Senatörü Lindsey Graham ise Trump’ın, Netanyahu’ya askeri olarak nasıl hareket etmesi gerektiğini söylemediğini, sadece Lübnan’daki çağrı cihazlarının patlatılması operasyonu nedeniyle hayranlığını dile getirdiğini belirtmişti.

İsrail dostu Trump

2017-2021 yılları arasında görev yapan ve 2024-2028 döneminde de başkanlık yapmayı hedefleyen Donald Trump, kendisini “ABD tarihindeki en İsrail yanlısı başkan” olarak nitelendiriyor. Başkanlığı süresince İsrail’in birçok talebini yerine getirdi: 2018 yılında ABD Büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıdı. ABD ayrıca, Mart 2019’da Suriye’nin Golan Tepeleri üzerindeki İsrail egemenliğini tanıdı. Trump’ın damadı Jared Kushner de Filistinliler aleyhine oldan bir barış planı hazırlamıştı

Trump, Birleşmiş Milletler Filistin Yardım ve Çalışma Ajansı’na (UNRWA) yapılan ödemeleri kesti ve bazı Müslüman ülkelerden ABD’ye girişleri zorlaştırdı. 2020 sonbaharında ise ABD, İsrail’in kuruluşundan 70 yıl sonra, bazı Arap ve Kuzey Afrika ülkeleriyle diplomatik ilişkileri normalleştiren İbrahim Anlaşmalarına arabuluculuk etti.

Alman Bilim ve Politika Vakfı’nın Ortadoğu uzmanı Peter Lintl’e göre, Trump’ın İsrail’e yönelik destekleyici duruşu ABD’nin dış politikasına derin bir etki bırakabilir. Lintl, Trump’ın Netayahu’ya daha fazla baskı yapabilecek bir konumda olduğunu belirtiyor.